365bet籭

Dolar
39.73
Euro
45.63
ı
3,379.06
ETH/USDT
2,261.10
BTC/USDT
101,704.00
BIST 100
9,140.13
üԻ

Cumhurbaşkanı Erdoğan: İran'a yönelik saldırıların daha büyük bir felakete dönüşmemesi için yoğun çaba harcıyoruz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İsrail ve destekçilerinin, komşumuz İran'a yönelik saldırılarının daha büyük bir felakete dönüşmemesi için yoğun çaba harcıyoruz." şeklinde konuştu.

Özcan Yıldırım, Ayşe Şensoy Boztepe  | 23.06.2025 - Güncelleme : 23.06.2025
Cumhurbaşkanı Erdoğan: İran'a yönelik saldırıların daha büyük bir felakete dönüşmemesi için yoğun çaba harcıyoruz dzٴğ: Mehmet Ali Özcan/AA

Ankara

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATO Congresium'da düzenlenen Memur-Sen 30. Yıl Vefa Buluşması'na katıldı.

Memur-Sen camiasını selamlayan, ülkesi ve milleti için çalışan, üreten, Türkiye'nin geleceği için emek sarf eden tüm Memur-Sen'lilere ve kamu görevlilerinin tamamına selam ve sevgilerini ileten Erdoğan, Memur-Sen 30. Yıl Vefa Buluşması dolayısıyla kamu görevlileri ile bir arada olmanın bahtiyarlığını yaşadığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ve ekibine, Genç Memur-Sen'lilere bu anlamlı buluşma için teşekkür ederek, "Her sayfası başarılarla dolu, mücadele ile örülü, azim ve gayretle bezeli 30 yılı geride bırakan Memur-Sen ailesinin tüm üyelerini ayrı ayrı tebrik ediyorum. Kuruluşundan itibaren bu çatı altında görev alan, alın terini fikirle, bereketle, maişetle süsleyen tüm kardeşlerimi canıgönülden kutluyorum. Başta konfederasyonda yer almış, vazife üstlenmiş fakat bugün aramızda olmayan tüm kardeşlerime, bilhassa da geçen ay ebediyete irtihal eden sendikamızın Onursal Genel Başkanı Zübeyir Yetik Bey'e Rabb'imden rahmet niyaz ediyorum." ifadelerini kullandı.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için
🔹 Anlık gelişmeler için

"Bütün giysileri yırtsak yeridir, yeter bize vefa elbiseleri" dizelerinin sahibi Memur-Sen'in Kurucu Genel Başkanı Mehmet Akif İnan'ı yad eden Erdoğan, "Hayatını hak ve hakikat mücadelesine adayan, kalemi, duruşu ve cesaretiyle nesillere örnek olan, Filistin'i, Mescid-i Aksa'yı, Kudüs'ü, mazlum ve mağdur coğrafyaların hüznünü son nefesine kadar kalbinde bir yara olarak taşıyan Akif İnan ağabeyimize Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum." diye konuştu.

Türlü imkansızlıklara, gizli açık çeşitli baskılara ve yasaklara rağmen kurulan Memur-Sen'in bugün 30'uncu yaşını kutladığını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Memur-Sen'in eriştiği noktaya bakınca merhum Akif İnan'ın tasavvur ettiği hareketin kuvveden fiile çıktığını memnuniyetle görüyoruz. Emanetin ehil ellerde olduğunu, ekilen tohumların filizlendiğini, dikilen fidanların meyvelerini verdiğini büyük bir kıvançla müşahede ediyoruz. Soğuk savaş yıllarından kalma ideolojik kalıplara hapsolmayı reddeden, çatışmacı sendikacılık anlayışını elinin tersiyle itip ilkeli, sorumlu ve çözüm odaklı bir tutum benimseyen, mikro planda kamu görevlilerinin, makro düzeyde milletimizin ve demokrasimizin savunuculuğunu üstlenen, en keskin virajlarda dahi savrulmayan, en kritik süreçlerde milli iradenin yanında saf tutan, zor zamanlarda demokrasiye sahip çıkan Memur-Sen, başarı hanesini her gün yeni yıldızlarla süslüyor."

"Memur-Sen milletimizin ve demokrasinin yanında saf tutmuştur"

Memur-Sen'in siyasi olaylar karşısındaki tavrına da dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:

"Şunu da büyük bir gururla ifade etmek isterim. Kibirli vesayet odaklarının 'bin yıl sürecek' dediği 28 Şubat darbesinden 27 Nisan Bildirisine, katsayı adaletsizliği ve başörtüsü yasaklarından milletimizin oyuyla iktidara gelen partimize yönelik kapatma davasına, Gezi kalkışmasından 17-25 Aralık emniyet yargı kumpaslarına, 15 Temmuz'daki hain darbe teşebbüsüne kadar istiklal ve istikbalimizi hedef alan tüm saldırılarda Memur-Sen hiç tereddütsüz bir şekilde milletimizin ve demokrasinin yanında saf tutmuştur."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Memur-Sen'in, "asrın felaketi" 6 Şubat depremleri başta olmak üzere orman yangınlarında, sel felaketlerinde ve salgın sürecinde hep sahada olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tüm kapasitesiyle milletimizin yanındaydı. Sadece sınırlarımız içinde değil, yurt dışında da milletimizi başarıyla temsil ettiniz. 'Kudüs'ü unutmak yurdumuzu unutmaktır. İnancımızı, kişiliğimizi unutmaktır. Anlamımızı unutmaktır, köleliğe talip olmaktır.' diyen Akif İnan ağabeyin mirasına sahip çıktınız. Mitinglerde imza kampanyaları ile proje, rapor ve araştırmalarla yardım faaliyetleriyle mazlum ve mağdurların haykıran sesi oldunuz. Rabb'im sizlerden razı olsun.

Bunun dışında Memur-Sen, asli vazifesini de bihakkın yerine getirmiştir. 1 milyon 79 bin kişilik kadrosuyla Memur-Sen uluslararası sendikacılık faaliyetlerinde de önemli bir ivme yakalamıştır. 25 ülkeden 33 konfederasyonun yer aldığı 30 milyona aşkın emekçiyi temsil eden Uluslararası Emek Konfederasyonunun kuruluşuna öncülük etmiştir. Diğer taraftan, aynı zamanda bir sendikacılık mektebi olan Genç Memur-Sen, geleceğimizin mihmandarı gençlerimizin akademik, sosyal ve kültürel gelişimleri için pek çok çalışmayı hayata geçiriyor. Kadın komisyonumuz artan asimetrik tehditler karşısında aile kurumuna sahip çıkan faaliyetler gerçekleştiriyor. Daha burada saymayacağımız nice başarıyı, nice faaliyeti, nice önemli çalışmayı gerçekleştiren Memur-Sen'le iftihar ediyoruz."

"Memur-Sen gibi sendikalarımızla diyalog içerisinde kamu görevlilerimizin çok önemli taleplerini hayata geçirdik"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATO Congresium'da düzenlenen Memur-Sen 30. Yıl Vefa Buluşması'nda yaptığı konuşmada, şair ve yazar Mehmet Akif İnan'ın "Ülkemiz dünyayı kardeş görendir, gökleri insanın ortak tarlası" diyerek rotasını çizdiği Memur-Sen'in, hamuru fikirle, aksiyonla, ahlakla, erdemle ve vicdanla yoğrulmuş bir dava hareketi olduğunu söyledi.

İlkeli duruşları, eşsiz hizmetleri ve hasbi gayretlerinden dolayı Memur-Sen teşkilatını tebrik eden Erdoğan, "Prensiplerinizi ve değerlerinizi muhafaza ederek, kurumsal kapasitenizi güçlendirerek yola devam edeceğinize yürekten inanıyorum." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin büyümesi, gelişmesi, güçlenmesi ve 86 milyon vatandaşın daha müreffeh bir ülkede yaşaması için göreve geldikleri ilk günden bu yana aşkla, şevkle, aralıksız çalıştıklarını vurgulayan Erdoğan, 23 yıllık iktidarlıklarında Allah'ın yardımı, aziz milletin desteğiyle sayısız engelleri aştıklarını, her alanda çok önemli mesafeler katettiklerini dile getirdi.

Gerek anayasa gerekse kanun ve mevzuat düzeyinde yaptıkları düzenlemelerle toplumun tüm kesimlerinin önünü açtıklarını belirten Erdoğan, kamu hizmetlerinin etkin, hızlı, eşit ve verimli bir şekilde millete sunulabilmesi için gerekli tüm tedbirleri aldıklarını ifade etti.

Devletin "Kerim" vasfını hiç olmadığı kadar güçlendirdiklerini, bunu vatandaşa bizzat hissettirdiklerini vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizim iktidarımızla birlikte milletimiz uzun yıllar sonra kendine hizmet eden üstenci değil halkına hizmetkar olmayı şeref bilen bir anlayışla tanıştı. Kamu yönetiminde köklü bir paradigma değişimi yaşandı. Tek parti ve vesayet dönemlerinde devlet ile millet arasına çekilen dikenli telleri birer birer kaldırdık. Cumhuru Cumhuriyet'le buluşturduk. Devleti milletle kucaklaştırdık. Yine bu süreçte Memur-Sen gibi sendikalarımızla diyalog içerisinde kamu görevlilerimizin çok önemli taleplerini hayata geçirdik. Geriye dönüp baktığımızda her birinin önemi bugün daha iyi anlaşılan düzenlemelerle memurlarımızın mali ve sosyal haklarını güçlendirdik."

"2023'te 460 bin sözleşmeli personeli kadroya geçirdik"

Erdoğan, iktidarlıkları döneminde demokratik haklar konusunda son derece önemli atılımlar gerçekleştirdiklerinin altını çizdi.

Bu kapsamda, 2002 ile 2010 yıllarında kamu çalışanlarına ilave bir derece verdiklerini hatırlatan Erdoğan, disiplin cezalarının affedilmesinden, disiplin kurullarında sendika temsilcilerinin yer almasına kadar çalışanların lehine adımlar attıklarını aktardı.

Aile yardımı ödeneğini artırdıklarını, çocuk yardımlarını güçlendirdiklerini ve engelli yakını olan memurlara tayin kolaylığı getirdiklerini anımsatan Erdoğan, "Refakat izni tanıdık. Maaş promosyonlarının tamamının kamu görevlilerine ödenmesini sağladık. 2010 Anayasa referandumu ile kamu görevlilerine toplu sözleşme hakkı getirdik. Toplu sözleşme primlerini toplu sözleşme ikramiyesine dönüştürdük. Emekli memurlarımızın maaş ve ikramiyelerinde ciddi artışlar yaptık. 2011 ve 2013 yıllarında 280 bin, 2023'te ise 460 bin sözleşmeli personeli kadroya geçirdik." diye konuştu.

Bir dönem Türkiye'nin en temel sorunlarından birinin ayrımcılık olduğunu ifade eden Erdoğan, kamu görevlilerinin sırf inançlarını yaşamaya çalıştıkları için fişlendiğini, baskıya maruz kaldığını, sadece dinini hayatına tatbik ettiği için "irticacı, gerici, tarikatçı, yobaz" denilerek tahkir edildiğini söyledi.

"Selamünaleyküm" ve "Elhamdülillah" diyenlerin, namaz kılanların, hacca gidenlerin, oruç tutanların bilhassa belli dönemlerde hor görüldüğünü, çalıştıkları kurumlarda psikolojik baskıya muhatap olduğunu kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:

"O yıllar boyunca özellikle bürokraside ideolojik bir kast sistemi bunun konuşulmasını, tartışılmasını asla istemediler. Kendi klanları, kendi hizipleri dışında kimseye hayat hakkı tanımadılar. Millete 'bidon kafalı', 'göbeğini kaşıyan adam' dediler. Bizim burada edebimizin el vermeyeceği ifadelerle insanımıza hakaret ettiler. Evet bunların hepsini ve çok daha fazlasını sizlerle birlikte gördük. Baskının her türlüsünü iliklerimize kadar yine sizlerle beraber yaşadık. Milletin iradesine ve demokrasimize vurulan zincirleri de siz Memur-Sen'li kardeşlerimle birlikte parçaladık. Hamdolsun azgın azınlığın sessiz çoğunluğa hayat tarzı dayattığı, baskı uyguladığı, parmak salladığı o karanlık günler artık geride kaldı. Hac farizasını yerine getirmek isteyen kamu çalışanlarımıza ücretsiz izin hakkı tanıdık. Cuma namazı vaktini ihtiva eden izin düzenlemesini uygulamaya aldık."

"Başörtülü valilerin, büyükelçilerin, siyasetçilerin, bakanların olduğu günlere geldik"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, başörtüsüne yönelik faşizan, yasakçı uygulamalara son verdiklerini hatırlattı.

Bugün kadınların hiçbir kısıtlama olmadan tüm kamu kurumlarında özgürce çalışabildiğini aktaran Erdoğan, şu görüşleri paylaştı:

"Milletin oylarıyla meclise başörtüsüyle girdiği için hanım kardeşlerimize kürsüden had bildirildiği, gazete köşelerinden iffetlerine ahlaksızca dil uzatıldığı karanlık günlerden bugün başörtülü hakimlerin, savcıların, valilerin, büyükelçilerin, siyasetçilerin, bakanların olduğu günlere geldik. Hedefimiz, uğruna bedel ödeyerek elde ettiğimiz bütün bu kazanımların yeni anayasada daha sağlam bir güvenceye kavuşturulmasıdır. Zaman zaman şahit olduğumuz hadsizliklerin, küstahlıkların insanımızın en temel haklarını kullanmasından duyulan tahammülsüzlüklerin önünü ancak bu şekilde tamamen kesebiliriz. Bizden sonraki nesillerin bizim yaşadıklarımızı yaşamamaları için başörtüsünden, sakalından, sarığından, çarşafından dolayı kimsenin ötekileştirilmediği bir iklimi bu ülkede tesis ve tahkim etmek durumundayız. Bizim hepimizin varlık gayesi işte budur. Geride bırakacağımız en büyük miras böyle bir Türkiye olacaktır. Ülkemizi yeni, sivil ve özgürlükçü anayasaya kavuşturma mücadelemize vereceğiniz desteği bu bakımdan çok önemli buluyorum. Memur-Sen'den, Cumhur İttifakı olarak başlatıp, bir devlet projesi olarak yürüttüğümüz Terörsüz Türkiye girişimimize de katkı sunmasını, bu hayırlı süreci samimiyetle sahiplenmesini bekliyorum."

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.