365bet籭

üԻ

DMM'den gazeteci Fatih Altaylı'nın tutuklanmasına ilişkin açıklama:

Cumhurbaşkanlığı İپş Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi Altaylı'nın tutuklanmasına ilişkin "Altaylı'nın Cumhurbaşkanı'mızı kastetmediğine ve tarihi bir anekdot aktardığına ilişkin iddialar manipülasyondur" açıklamasında bulundu.

Yusuf Soykan Bal  | 22.06.2025 - Güncelleme : 22.06.2025
DMM'den gazeteci Fatih Altaylı'nın tutuklanmasına ilişkin açıklama:

Ankara

Cumhurbaşkanlığı İپş Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nden (DMM) yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik tehdit iddiasıyla gözaltına alınarak tutuklanan Fatih Altaylı'nın yargılanma süreciyle ilgili kamuoyunu manipüle etmeye yönelik kampanya yürütüldüğü belirtildi.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için
🔹 Anlık gelişmeler için

Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 106. maddesine göre tehdidin bir suç olduğu, tehdit suçunun "ifade özgürlüğü" olarak takdim edilmesinin manipülasyon olduğu belirtilen açıklamada, hukuk devletinde suç teşkil eden durumlara karşı hukukun üstünlüğü ilkesinin herkesi bağladığı vurgulandı.

YouTube kanalında Altaylı'ya "Halka Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ömrü boyunca cumhurbaşkanı kalıp kalmamasının sorulduğu ve yüzde 70'in buna karşı çıktığı" şeklinde bir soru yöneltildiği anımsatılan açıklamada, şu değerlendirmelere yer verildi:

"Kendisi suç teşkil eden şu ifadeleri kullanmıştır: '...yakın geçmiş değil uzak geçmişe bak, bu millet padişahını boğmuş bir millettir. Az buz değildir öldürülen, suikasta kurban giden Osmanlı padişahı... Suikast demeyelim de komploya kurban giden veyahut boğazlanan veya intihar etti süsü verilen Osmanlı padişahı.' Altaylı'nın ifadelerinin, Sayın Cumhurbaşkanı'mızla ilgili yöneltilen bir soru üzerine sarf edildiği ve ne anlama geldiği açıkça ortadır. Buna rağmen Altaylı'nın Cumhurbaşkanı'mızı kastetmediğine ve tarihi bir anekdot aktardığına ilişkin iddialar manipülasyondur."

Altaylı'nın gözaltı ve yakalama sürecinin Ceza Muhakemesi Kanunu'nun ilgili maddeleri uyarınca hukuki çerçevede yürütüldüğü aktarılan açıklamada, bu konudaki usulsüzlük iddialarının da tamamen dezenformasyon ürünü olduğu bildirildi.

Soruşturma makamlarının Altaylı'nın ifadelerinin TCK'nin 310/2. maddesine delalet ile TCK'nın 106/1'de belirtilen tehdit suçuna vücut verdiği kanaatiyle kendisini tutuklamaya sevk ettiği vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Sulh Ceza Hakimliği ise şüphelinin 'beyanı ve ifadeleri, kanun metni ve gerekçeleri dikkate alındığında, tehdit suçunun varlığı ve fiili saldırı kapsamına girdiği, şüphelinin sözlerini ikrar etmiş olması ve bunun fiziki delillerle desteklendiği, cezanın alt ve üst sınırıyla birlikte değerlendirildiğinde kaçma şüphesinin yüksek olduğu' mütalaası ile tutuklanmasına karar vermiştir. Ülkemizde yargı süreçleri bağımsız mahkemeler tarafından icra edilmektedir. Adli makamlar suç şüphesi durumunda şüpheli veya tanıklarla ilgili süreçleri hukuki çerçevede yürütmektedir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın