365bet籭

Dolar
39.88
Euro
46.76
ı
3,283.96
ETH/USDT
2,444.20
BTC/USDT
106,831.00
BIST 100
9,273.74
üԻ, Yapay zeka

MİA, "Yapay Zeka, Toplum ve Güvenlik Ekseninde Türkiye'nin Yol Haritası" başlıklı raporunu yayımladı

Milli İstihbarat Akademisi (MİA) tarafından hazırlanan "Yapay Zeka, Toplum ve Güvenlik Ekseninde Türkiye'nin Yol Haritası" başlıklı rapor yayımlandı.

Utku Şimşek  | 27.06.2025 - Güncelleme : 27.06.2025
MİA, "Yapay Zeka, Toplum ve Güvenlik Ekseninde Türkiye'nin Yol Haritası" başlıklı raporunu yayımladı

Ankara

MİA'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, raporda, yapay zeka teknolojilerinin toplum, güvenlik ve kültürel değerler üzerindeki derin etkileri, teknolojik dönüşümün epistemolojik ve etik sonuçları da değerlendirildi.

Rapor, güncel teknolojilerden kültürel tehditlere, güvenlikten dijital ekonomi ve iş gücüne kadar 7 tematik başlık altında kapsamlı bir çerçeve sundu.

Raporda, Türkiye'nin stratejik yönelimlerini belirleyen kısa, orta ve uzun vadeli yol haritaları tanımlanırken, karar alıcılara ve kamuoyuna veri temelli öneriler sunuldu. MİA, bu rapor ile yalnızca riskleri tanımlamakla kalmıyor, aynı zamanda etik, sürdürülebilir ve kapsayıcı bir yapay zeka gelecek vizyonu için yol göstermeyi hedefliyor.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için
🔹 Anlık gelişmeler için

Raporda, yapay zekanın insan zihni ve toplumsal düzen üzerindeki etkisinin aydınlanma devrimiyle kıyaslanabilecek düzeyde olduğu vurgulandı.

Yapay zekalı robotlara bilinç atfetme eğiliminin, ontolojik sınırları bulanıklaştırdığı ve yeni bir bilişsel çatışma doğurduğu ifade edilen raporda, gerçek ile sentetik arasındaki ayrımın zayıfladığı, bireyin hakikate erişiminin de daha kırılgan hale geldiği belirlendi. Akademi, bu dönüşümü yalnızca teknik değil, aynı zamanda felsefi ve kültürel boyutlarda da derinlemesine ele aldı.

"İnsan sorumluluğunun korunması önemli"

Yapay zekanın ulaştığı sonuçların istatistiksel olasılıklara dayandığı ve neden-sonuç ilişkisi barındırmadığına dikkatin çekildiği raporda, bu durumun, yapay zekaya aşırı güvenin bilgi üretiminde "epistemik tembellik" ve sorumluluk kaybına yol açabileceğini gösterdiği ifade edildi.

Gerçekmiş gibi görünen ancak sorumluluk taşımayan içeriklerin, bilginin güvenilirliğini sorgulattığı, bunun da bilgi toplumu açısından yapısal bir riski beraberinde getirdiğine vurgu yapılan raporda, yapay zekaya "epistemik otorite" rolü atfetmenin toplumsal etkilerine dikkat çekildi.

MİA, raporunda, bu tehdidin büyümesini engellemek için bilgiye erişim ve üretim süreçlerinde insan sorumluluğunun korunmasının önemine işaret etti.

Yeşil yapay zeka

Yapay zeka teknolojilerinin yalnızca ekonomik potansiyel yaratmadığına, aynı zamanda enerji ve çevre politikalarını da yeniden şekillendirdiğine dikkatin çekildiği raporda, üretken modellerin 2,6 ile 4,4 trilyon dolarlık ek değer yaratma potansiyeline sahip olduğu, buna karşın enerji tüketiminde keskin artış öngörüldüğü belirtildi.

Raporda, "yeşil yapay zeka" yaklaşımı, küresel ölçekte enerji verimliliğini artıran bir standart olarak tanımlanırken, Türkiye'nin bu eğilimlere paralel olarak "yeşil çip tasarımı" ve "sürdürülebilir donanım-yazılım" uyumuna yatırım yapması gerektiği vurgulandı.

MİA, raporunda, çevre duyarlı yapay zeka politikalarının stratejik önemine dikkati çekti.

Türkiye'de yapay zeka alanındaki uzman havuzunun yüzde 46 oranında arttığına işaret edilen raporda, yerli girişimlerin de büyük yatırımlar çektiği, TÜBİTAK tarafından sağlanan kamu desteklerinin de strateji odaklı kamu yatırımlarını güçlendirdiği ifade edildi.

Yüksek enerji tüketimine dikkatin çekildiği raporda, teknik kaynak sınırlılıkları ve uluslararası uyum maliyetleri gibi yapısal zorlukların öne çıktığı, teknik altyapının güçlendirilmesi ve beceri dönüşümünün hızlandırılması gerektiğine işaret edildi. Bu gelişmelerin, Türkiye'nin bölgesel takipçi konumundan lider aktörlüğe geçiş sürecinin kritik adımları olduğu kaydedildi.

"Etik çerçevelerin güçlendirilmesi önemli"

Rapora göre, yapay zeka kaynaklı otonom silah sistemleri, siber saldırılar ve seçim manipülasyonu, güvenlik alanında öne çıkan tehdit başlıkları olarak ön plana çıktı.

Milli İstihbarat Akademisi, raporunda, bu risklere karşı kırmızı ekip laboratuvarları, güvenli mimari tasarımlar ve seçim bütünlüğü platformlarını önerirken, uluslararası normların geliştirilmesi, etik çerçevelerin güçlendirilmesi ve teknoloji odaklı diplomatik girişimlerin önemini de vurguladı.

Siber güvenlik alanında ise içerik filigranı, bot tespiti ve dezenformasyonla mücadele uygulamalarının çözüm önerileri arasında yer aldığı raporda, MİA'nın güvenlikten diplomasiye kadar uzanan yelpazede disiplinler arası çözümler ürettiği hatırlatıldı.

Kültürel homojenleşme, mahremiyetin zedelenmesi ve dezenformasyon gibi tehditlere karşı kapsamlı çözümlerin sunulduğu raporda, Ulusal Yapay Zeka Etik Merkezi’nin kurulması, dijital miras portallarının hayata geçirilmesi ve kültüre duyarlı önyargı testlerinin geliştirilmesi gibi konulara dikkat çekildi.

Raporda, toplumun teknolojiyle kurduğu ilişkinin yalnızca kullanıcı deneyimi üzerinden değil, aynı zamanda etik ve değerler bağlamında da değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı.

Akademi, bu farkındalığın artırılması için paydaşları kapsayan bir iletişim ve eğitim stratejisi önerisinde bulundu.

Raporda, toplumsal bütünlüğün korunmasının teknolojik gelişmelerin etik zeminle desteklenmesine bağlı görüldüğü ifade edildi.

Yapay zeka yol haritası

Raporda, Milli İstihbarat Akademisi tarafından hazırlanan yol haritasına da yer verildi.

Buna göre yol haritası, kısa, orta ve uzun vadeli uygulama başlıklarıyla planlandı.

Kısa vadede etik merkezlerin kurulması ve yeşil yapay zeka projelerinin başlatılması, orta vadede veri ağları ve yerli dil modelleri, uzun vadede ise küresel yönetişimde Türkiye'nin rol üstlenmesi öngörüldü.

Yol haritasının, Ulusal Yapay Zeka Stratejisi ve güncel eylem planlarıyla yüksek düzeyde örtüştüğü vurgulanırken, bu bütüncül planın, lider kurumlar, bütçe tahminleri ve performans göstergeleri ile desteklendiği ifade edildi.

MİA, raporunda, stratejik öncelikleri sahaya taşıyacak kurumsal iradenin kararlılığına işaret etti.

Raporda, nihai amacın, Türkiye'yi 2030 sonrası dönemde yenilikçi, güvenli ve kapsayıcı bir yapay zeka lideri konumuna taşımak olduğu, Milli İstihbarat Akademisi'nin, bu hedefe ulaşmak için etik ilkelere bağlı, enerji duyarlı ve insan merkezli çözümler geliştirilmesini önerdiği ifade edildi.

Yapay zekanın, Türkiye'nin sosyoekonomik kalkınma paketinde merkezi bir ivme kaynağı olduğunun belirtildiği raporda, bu ivmenin yalnızca teknoloji alımıyla değil, etik ilkelere bağlı, enerji duyarlı ve güvenlik testlerinden geçmiş çözümlerle toplumsal faydaya dönüşeceği vurgulandı.

Rapora, Milli İstihbarat Akademisinin resmi internet sitesi "mia.edu.tr" üzerinden erişim sağlanabiliyor.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın