

Endonezya'da yer alan Universitas Nasional İslam Çalışmaları Merkezi (PPI UNAS) tarafından hazırlanan "İklim Politikalarının Hac İbadetine Etkisi" baÅŸlıklı rapora göre, küresel ortalama sıcaklık artışı, ağırlıklı olarak fosil yakıt kullanımı, ormansızlaÅŸma ve sürdürülemez tarımsal uygulamalardan kaynaklanan insan faaliyetleri nedeniyle ÅŸimdiden yaklaşık 1,2 dereceye ulaÅŸtı.
Mevcut iklim politikaları küresel sıcaklık artışının yüzyıl sonuna kadar 2,7 dereceyi bulma riskini gündeme getiriyor. Bu küresel ısınma seviyesinde, yaz aylarında artan sıcaklık stresi hacıların saÄŸlığını tehdit edecek tehlikeli boyutlara ulaÅŸabilir.
Küresel sıcaklık artışının Paris AnlaÅŸması'ndaki hedef kapsamında 1,5 dereceyle sınırlandırılmasının ise nem ve sıcaklık seviyesinin tehlikeli sınıra ulaÅŸmasını büyük ölçüde azaltacağı öngörülüyor.
Bu nedenle, bugüne kadar iklim deÄŸiÅŸikliÄŸinden en fazla sorumlu olan ABD, Çin, Rusya, Brezilya ve Avrupa BirliÄŸi'nin yanı sıra yüksek emisyonlara neden olan ülkelerin emisyonlarını hızla azaltması için iklim politikalarını güçlendirilmesi gerekiyor.
Söz konusu yüksek emisyona neden olan ülkeler tarafından hızla önlem alınmaması halinde, küresel ısınmanın hac ziyaretlerini giderek daha tehlikeli hale getirmesini önlemek mümkün olmayacak.
Suudi Arabistan, BirleÅŸik Arap Emirlikleri, İran, Türkiye, BangladeÅŸ, Mısır ve Endonezya dahil olmak üzere Müslüman çoÄŸunluÄŸa sahip birçok ülkenin emisyon azaltım planlarını güçlendirerek iklim deÄŸiÅŸikliÄŸine karşı küresel eyleme katkıda bulunmasına ihtiyaç duyuluyor.
Yetkililere "harekete geçin" çaÄŸrısı
Öte yandan, Müslüman çoÄŸunluÄŸa sahip ülkelerden Maldivler ve Fas, Paris AnlaÅŸması ile uyumlu iklim politikalarıyla küresel ısınmayı sınırlandırmayı hedefleyen lider ülkeler olarak öne çıkıyor.
Raporun yazarlarından Universitas Nasional İslam Çalışmaları Merkezi BaÅŸkanı Dr. Fachruddin M. Mangunjaya, raporun İslam ümmetinin iklim deÄŸiÅŸikliÄŸiyle ilgilenmesi ve bu konuda harekete geçmesi için önemli bir tablo çizdiÄŸini belirterek, "İklim deÄŸiÅŸikliÄŸinin neden olduÄŸu aşırı sıcak hava, hac ibadetini İslam toplulukları için daha zor ve tehlikeli hale getirecek. Akabinde iklim deÄŸiÅŸikliÄŸi birçok İslam ülkesini ve genel olarak dünya Müslüman nüfusunu da olumsuz etkileyecektir. İnsan yeryüzünün halifeleri, elçileri olarak yaratılmıştır. Bu nedenle, gezegene sahip çıkmak, onu yıkım ve bozgunculuktan uzak tutmak bizim kutsal sorumluluÄŸumuz." ifadelerini kullandı.
Üsküdar Üniversitesi Çevre Ahlakı Forumu Direktörü Prof. Dr. İbrahim Özdemir ise rapora iliÅŸkin deÄŸerlendirmesinde, ÅŸunları kaydetti:
"Bu kutsal yolculuÄŸa çıkanların ve gelecekte çıkacakların saÄŸlığını düÅŸünmek ahlaki bir sorumluluktur. İslam Küresel İklim DeÄŸiÅŸikliÄŸi Beyannamesi'ni hazırlayan ekipte yer alan biri olarak, iklim deÄŸiÅŸikliÄŸinin, insan olarak dünyada sebep olduÄŸumuz bozulmanın bir sonucu olduÄŸunun altını çizmiÅŸtik. Dahası bununla mücadele için iyiliÄŸi yaymak ve kötülüÄŸü engellemek için elimizden geleni yapmanın ahlaki sorumluluÄŸumuz olduÄŸunu vurgulamıştık. İnancımız bize yaratılan her ÅŸeyi Yaradan'dan ötürü sevmeyi, yarattığı her ÅŸeye hürmeti, merhameti ve en iyi ÅŸekilde muamele etmeyi emreder. Bu nedenle, Müslüman liderler, iÅŸ insanları ve yükseköÄŸretim kurumları yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmak ve sürdürülebilir kalkınma modelleri geliÅŸtirmekle yükümlüdür. Bu, Allah'ın yarattığı tabiata ve gelecek nesillere karşı ahlaki bir sorumluluktur. Hac vesilesiyle bu sorumluÄŸumuzu bir daha hatırlıyor ve yetkilileri harekete geçmeye davet ediyoruz."