365betÌåÓýÔÚÏßÊÀ½ç±­

İklim kriziyle düÅŸen üretim ve artan gıda fiyatları Akdeniz diyetinin tadını kaçırıyor

27.02.2025
ݲõ³Ù²¹²Ô²ú³Ü±ô

İklim deÄŸiÅŸikliÄŸinin neden olduÄŸu aşırı hava olaylarının Akdeniz ülkelerindeki tarımsal üretimi düÅŸürmesi, gıda fiyatlarını artırarak dünyanın en saÄŸlıklı beslenme biçimine sahip bölgenin yaÅŸam tarzını ve beslenme ÅŸeklini tehdit ediyor.

İklim deÄŸiÅŸikliÄŸinin neden olduÄŸu aşırı hava olaylarının Akdeniz ülkelerindeki tarımsal üretimi düÅŸürmesi, gıda fiyatlarını artırarak dünyanın en saÄŸlıklı beslenme biçimine sahip bölgenin yaÅŸam tarzını ve beslenme ÅŸeklini tehdit ediyor.

U.S. News & World Report dergisi tarafından üst üste 7 yıl boyunca en saÄŸlıklı diyet seçilen Akdeniz diyeti, 2010 yılında BirleÅŸmiÅŸ Milletler EÄŸitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne girdi.

Ancak Akdeniz bölgesinin iklim krizi karşısında en hassas bölgelerden biri olması Akdeniz diyetinin bileÅŸenleri üzerinde baskı unsuru oluÅŸturuyor.

BirleÅŸmiÅŸ Milletler Çevre Örgütüne (UNEP) göre Akdeniz bölgesi dünya ortalamasından yüzde 20 daha hızlı ısınıyor. Bölgenin su ihtiyacının 2050'de en az iki katına çıkacağı, 2100 yılına kadar 1,8 ila 3,5 derece arasında sıcaklık artışı yaÅŸanacağı, 2 derecelik bir artışta yağışların yüzde 10-15 oranında düÅŸeceÄŸi öngörülüyor.

Bu durum Akdeniz diyeti piramidinin her basamağını farklı yönlerden etkiliyor.

Fiziksel aktivite için dışarıda geçirilen gün sayısı düÅŸüyor

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) akademisyenlerinin yaptığı araÅŸtırmaya göre Akdeniz ülkelerinde dışarıda geçirilecek gün sayısı düÅŸüyor.

Çalışmaya göre 2100 yılına gelindiÄŸinde Portekiz'de iklim deÄŸiÅŸikliÄŸinin ÅŸiddetlendiÄŸi kötü senaryoda dışarıda geçirilecek gün sayısında 33, iyi senaryoda 7 gün kayıp yaÅŸanırken Yunanistan’da kötü senaryoda 30, iyi senaryoda ise 24 gün düÅŸüÅŸ öngörülüyor.

İspanya’da kötü senaryoda 13, iyi senaryoda 3 gün, Fas'ta kötü senaryoda 37, iyi senaryoda 17 gün, Hırvatistan’da kötü senaryoda 22, iyi senaryoda ise 3 gün düÅŸüÅŸ olacağı tahmin ediliyor. İtalya’da kötü senaryoda 7 gün düÅŸüÅŸ beklenirken iyi senaryoda ÅŸimdiye göre bir deÄŸiÅŸim yaÅŸanmayacağı düÅŸünülüyor.

İklim krizinin gıdaya etkisi

İtalya Padova Üniversitesi akademisyenleri tarafından yapılan "İklim deÄŸiÅŸikliÄŸinin İtalya’daki Akdeniz diyetine etkileri" adlı çalışmaya göre iklim deÄŸiÅŸikliÄŸinin bölgede kuraklık ve erozyona yol açacağı ve bunun sonucunda, Akdeniz havzasında tarımsal sulama ihtiyacının yüzde 4 ila yüzde 18 artacağı tahmin ediliyor.

Bölgedeki su kıtlığının yüzde 28 ila yüzde 48 artacağı, küresel ısınmanın ÅŸiddetlenmesiyle birlikte nehir akışlarını etkileyen hidrolik kuraklıkların daha sık yaÅŸanacağı, özellikle küresel ısınmanın 3 dereceye ulaÅŸması halinde Akdeniz'deki bazı bölgelerdeki kuraklığın 2 katına çıkabileceÄŸi öngörülüyor.

AraÅŸtırmaya göre son yıllardaki aşırı hava olayları, özellikle de 2022'deki koÅŸullar, zeytinyağı üretimine ciddi zararlar verdi. Normalden daha sıcak geçen uzun bahar dönemi, çiçeklenme, tozlaÅŸma ve meyve oluÅŸumunu olumsuz etkiledi. Pek çok bölgede, aşırı güneÅŸ ışığı ve Sahra Çölü'nden gelen Siroko rüzgarı nedeniyle bazı çiçekler yandı ya da zarar gördü.

Bunun sonucunda zeytinyağı üretiminde ciddi azalış kaydedildi. Avrupa genelinde üretim yüzde 39 düÅŸerken en büyük üretici ülkeler olan İtalya'da yüzde 54, İspanya'da yüzde 27 kayıp yaÅŸandı. Fransa'da kayıp yüzde 38, Portekiz'de ise yüzde 39 olarak kayıtlara geçti.

Tahıl üretimi iklim krizinden etkilendi

Akdeniz'deki tahıl üretimi de iklim krizinden etkilenirken 2022'de mısır üretimi Fransa'da yüzde 30, İspanya'da yüzde 20 ve İtalya'da yüzde 23 azaldı.

İtalya’da sert buÄŸday üretimi yüzde 9, İspanya'da yumuÅŸak buÄŸday üretimi yüzde 28 düÅŸtü.

2023'te İspanya'da elma üretimi yüzde 15, ÅŸeftali yüzde 26, domates yüzde 9, Portekiz'de elma üretimi yüzde 20, ÅŸeftali yüzde 26, İtalya’da portakal üretimi yüzde 19, Yunanistan'da elma üretimi yüzde 32, domates yüzde 20 kayba uÄŸradı.

Deniz yaşamı, kirlilik ve istila tehlikesi altında

Avrupa Parlamentosu’nun 2024 yılı verilerine göre, Akdeniz'deki deniz habitatının yüzde 30’dan fazlası kara ve deniz kaynaklı kirlilik, iklim deÄŸiÅŸikliÄŸi, istilacı türler ve aşırı avlanma gibi çok sayıda tehditle mücadele ediyor.

Türlerin yüzde 21'i "hassas", yüzde 11'i ise "tehlike altında" kategorilerinde listelenmiÅŸ durumda.

Birçok balık türüne ev sahipliÄŸi yapan deniz çayırı habitatları hızla azalırken bu habitatların kaybının, ekosistemler ve bölgesel balıkçılıklar üzerinde olumsuz etkilere neden olması bekleniyor.

1950-2011 arasında, Akdeniz, deniz memelileri de dahil olmak üzere en üst düzey avcı türlerinin yaklaşık yüzde 40'ını, balık türlerinin yüzde 34'ünü kaybetti. Yüzyılın sonuna kadar 30'dan fazla endemik türün neslinin tükenebileceÄŸi öngörülüyor.

"Temelinde fiziksel aktivite ve sosyalleÅŸme var"

Akdeniz diyetinin özellikleri ve insan saÄŸlığı açısından önemi hakkında AA muhabirinin sorularını yanıtlayan SaÄŸlık Bilimleri Üniversitesi ÅžiÅŸli Hamidiye Etfal EÄŸitim ve AraÅŸtırma Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma KliniÄŸi EÄŸitim Sorumlusu Prof. Dr. Yüksel AltuntaÅŸ, fiziksel aktivite ve sosyalleÅŸmenin, bu diyet türünün temeli olduÄŸunu söyledi.

AltuntaÅŸ, "Akdeniz ülkeleri güneÅŸli ülkeler. Buralarda güneÅŸin de insanlar üzerinde çok olumlu etkileri var. Hareketi de egzersizi de motive eder. Toplu olarak, sohbet ederek yemek yemek ise çiÄŸneme fonksiyonlarında yavaÅŸlama saÄŸlayarak hem sindirim üzerinde hem de kilo alma üzerinde olumlu etkiler oluÅŸturur." dedi.

Diyet programında tam tahıl ürünlerinin, sebze ve meyvenin, zeytinyağının, balığın, ve baklagillerin önemli yer tuttuÄŸunu belirten AltuntaÅŸ, Akdeniz diyetinin kanser, diyabet, kalp damar hastalıkları, inme, Parkinson ve demans hastalıklarına karşı önleyici etkileri bulunduÄŸunu vurguladı.

Zeytinyağı ve balığın Akdeniz diyetindeki öneminden bahseden AltuntaÅŸ, "Zeytinyağının yerini hiçbir ÅŸey tutamaz. Zeytinyağını zeytinyağı yapan içindeki polifenoller. ¶Ù¾±ÄŸ±ð°ù yaÄŸlar da önemli fakat bu özelliklerin hiçbir yaÄŸda olması mümkün deÄŸil. Balığın tok tutma etkisi nedeniyle bu diyette önemli bir yeri var. Ancak Akdeniz'deki mikroplastik ve ağır metaller sonucu balık yarardan çok zarar getirebilir." diye konuÅŸtu.

"Bazen meyve, sebzeler etten daha pahalı oluyor"

İtalyan’ın güneyindeki Sardinya bölgesinde yaÅŸayan Gıda AntropoloÄŸu Alessandra Guigoni, yaÅŸadığı bölgede insanların uzun yürüyüÅŸler yapmayı ve birlikte vakit geçirmeyi sevdiÄŸini, bu aktivitelerin yapılabilmesi için ise hava koÅŸullarının önemli bir faktör olduÄŸunu anlattı.

Guigoni, "Ancak bildiÄŸiniz gibi iklim deÄŸiÅŸiyor, yaz ayları çok sıcak oluyor. Onun yerine Mayıs ve Eylül ayları, dışarıdaki aktiviteler için daha uygun hale geldi." ifadelerini kullandı.

Baklagillerin beslenme kültürlerinde önemli bir yeri olduÄŸunu aktaran Guigoni, en çok tükettikleri ürünleri enginar, domates, narenciye ve nar ÅŸeklinde sıraladı.

DeÄŸiÅŸen iklimin bölgedeki alışkanlıkları da zorunlu olarak deÄŸiÅŸtirdiÄŸini belirten Guigoni, ÅŸunları söyledi:

"İklim deÄŸiÅŸikliÄŸi nedeniyle bir gerileme olsa da tarım İtalya'da hala önemli ancak ürünler çok pahalıya mal oluyor. Bazen sebze ve meyveler etten daha pahalı olabiliyor. ÖrneÄŸin taze incir. Geçen yaz pazarlarda, bir tane incir 1 Euro'ydu. Marketten deÄŸil yerel üreticiden almak istesek bu sefer araçla 40 dakikalık yol gitmemiz gerekecek. Bu sebeplerden dolayı bazen insanlar daha az meyve veya sebze tüketiyor. Dahası zeytin her geçen gün giderek daha da pahalılaşıyor. İklim deÄŸiÅŸikliÄŸinin bunda etkisi olabilir çünkü son iki yılda üretim çok düÅŸüktü. Bu sebeple insanlar baÅŸka yaÄŸlara yöneliyor."

Sulanması gereken ürünler hassas bir süreçten geçiyor

İtalya Padova Üniversitesi Arazi, Çevre, Tarım ve Ormancılık Fakültesi Tarımsal Sulama Yönetimi Bölümü ÖÄŸretim Üyesi Prof. Dr. Paolo Tarolli, Akdeniz bölgesinde son dönemlerde küresel ısınma sonucu su stresinde artış yaÅŸandığını, tarım faaliyetlerinin artan sıcaklıklardan mevsimsel kaymalardan etkilendiÄŸini bildirdi.

Sulama gerektiren ürünler ve zeytinin durumdan en çok etkilenen tarım ürünleri olduÄŸuna deÄŸinen Tarolli, "Özelikle İspanya, İtalya, Yunanistan ve muhtemelen Türkiye’de zeytin yetiÅŸtirmek giderek zorlaşıyor. Öte yandan bu beslenmemiz için çok önemli bir ürün ve bunu kaybedemeyiz." dedi.

Sıcak hava dalgalarının bölgede ciddi bir problem olduÄŸunun ve özellikle yaz aylarında sulanması gereken tarım ürünlerinin hassas bir süreçten geçtiÄŸinin altını çizen Tarolli, düÅŸen üretimin fiyatları artırdığına dikkati çekti.

Artan fiyatların gelecekte insanları iyi yemek yiyebilmek için daha büyük bütçeler ayırmaya zorlayabileceÄŸi deÄŸerlendirmesinde bulunan Tarolli, sözlerini ÅŸöyle tamamladı:

"Fiyatlar artmaya devam ederse saÄŸlıklı yemek yiyebilmek için baÅŸka ÅŸeylerden feragat etmemiz gerekebilir. Çünkü İtalya’da bizim için iyi yemek çok önemli, kültürümüzün, köklerimizin bir parçası. Çözüm için sadece tek bir ülke deÄŸil tüm ülkelerin birlikte çalışması gerek. Bilimi, karar vericileri ve diÄŸer paydaÅŸları bir araya getirmeliyiz. Bu kolay deÄŸil ama geleneksel bilgileri, yapay zeka, uydular ve çeÅŸitli teknolojilerle birleÅŸtirerek henüz bu deÄŸiÅŸimler olurken denemeliyiz."

KATEGORİDE ÖNE ÇIKANLAR